Zasetsu Admin
Mesaj Sayısı : 95 Kayıt tarihi : 25/06/10
| Konu: Silah-Eşya Alımları Cuma Haz. 25, 2010 8:39 pm | |
| Silahın-Eşyanın İsmi: Silahın-Eşyanın Türü: Silahın-Eşyanın Dış Görünüşü/-varsa- Resmi: Silahın-Eşyanın Genel Özelliği: Silahın-Eşyanın Nasıl Kullanıldığına Dair Açıklama:
En son Zasetsu tarafından Perş. Tem. 22, 2010 1:41 am tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi | |
|
Kurokaze Katsura Jounin / 8 Kuyruklu
Mesaj Sayısı : 27 Kayıt tarihi : 26/06/10
Shinobi Sayfası Jutsu Listesi:
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları C.tesi Haz. 26, 2010 6:28 pm | |
| Silahın-Eşyanın İsmi: Hiruma-Yoru (Gece-Gündüz anlamına gelir) Silahın-Eşyanın Türü: Senbon (50 adet) Silahın-Eşyanın Dış Görünüşü/-varsa- Resmi: - Spoiler:
Silahın-Eşyanın Genel Özelliği: 25 tanesi gündüz,25 tanesi gece içindir.Havanın açıldığı ve sabah saatleri için olan 25 senbon Tamamen bembeyazdır.Güneşli havalarda zor görülse de,geceleri çok rahatlıkla anlaşılabilir.Gece ve havanın kararmaya başladığı saatlerde kullanmak için olan 25 tane ise koyu bir renktedir (Azcık gri-azcık siyah tonda).Bu senbonlar da geceleyin zor görünüp,sabahleyin kolayca görülebilir.Ve sabah senbonlarına göre daha hafiftir.Genel olarak senbonlar Diğer senbonlara göre biraz da incedir ancak çok sivridir.Cam değil demirdendir.Ne çok çabuk kırılır ne de zor kırılır cinstendir. Silahın-Eşyanın Nasıl Kullanıldığına Dair Açıklama:Katsura,sağ el kullanımına yatkın olduğu için T.T, aynı anda sağ elinde 3 sol elinde 2 tane senbon fırlatabilir.Herhangi bir kişi rahatlıkla fırlatabilir. Silahı-Eşyayı Nasıl Temin Ettiğinize Dair RP: - Spoiler:
Sunagakure'li bir genindim henüz.Küçük yaşta ailem tarafından terkedilmiş,çıkan iç isyanlarla tamamen bir kopmaya uğramıştım.O zamandan sonra hayatımı sürekli kendimi geliştirerek geçirmiştim.Amacım tamamen korkulan gözlerle bakılıp,önünde eğililen bir ninja olmaktı.Diğer ninjalar adımı duyduklarında dudakları uçuklayacak,bela bizi bulmasın diye dua edeceklerdi.Hiç bir zaman yılmayışım bundandı işte.Tüm hırsım bundandı.Ölümden korkmayışım bundandı..Her gün kendimi geliştirmeye devam ediyordum.Akademiden mezun olduğum yıllarda,elementimin "Katon" olduğunu öğrenmiştim ve üstelik bununla ilgili bir jutsu öğrenmiştim.Hepsi bu değildi tabi ki.Origamiye çok yatkın ve yetenekli biri olarak "Kağıt Klon" ve "Kağıt Shuriken" tekniklerini de öğrenmiştim.Bu ninjalık yolunda büyük bir ilerlemeydi.İlk jutsularımı öğreniyordum.Üstelik herbirini çokta kolay öğrenmiştim.Bu beni mutlu ediyordu.Ninja olmak için gerekli olan bir numaralı şey olan teknikleri kolayca öğrenmek,beni motive ediyor,ve birgün mükemmel bir ninja olacağıma beni daha da çok inandırıyordu.Henüz hiç bir ninja'nın güçleriyle karşılaşmayışım,beni en iyi ninja olduğum yalanına inandırıyor,ben ise dünyanın benim etrafımda döndüğünü sanıyordum.Ta ki o güne kadar.Chuunin Sınavı.!Sınavın ilk aşamasında girdiğim yazılı akademi öğrencisinin bile geçebileceği bir sınavdı.Durumun böyle olması,ikinci ve üçüncü aşamalarında kolay olacağını düşünmeme neden oluyordu.Tabi ki öyle değildi.Gösterdiğim performansla,hayır bir dakika.!.Yaptığım bilgi hırsızlığıyla,ilk aşamayı zorluk yaşamadan,rahatça geçebilmiştim.Ancak ikinci aşama ortada durup sorular yazan kağıda bakacak kadar kolay değildi.Bu aşamada ormanın ortasında toplanmış,üçerli gruplar halinde elimizde olanın zıttı parşomeni,önümüze çıkan rakipleri öldürerek bulmaya çalışacaktık.Kendime olan özgüvenim o kadar fazlaydı ki,onları gözüm kapalı yeneceğimi düşünmüştüm.Başka bir deyişle,şu zamanda asla yapılmayacak bir hataya düşmüştüm;"Rakibimi küçümsemiştim.!".Suçum da buydu zaten.Rakibimi bir aptal yerine koyarak yaptığım rahat hareketler yüzünden o heriflerce gafil avlanmıştım.O zamandan sonra yaptığım hataları bir daha yapmamaya karar vermiştim.Ancak sanırım kendimi buna fazla kaptırıp,her olayda kendimi aşağılamaya başladım."Aptal bir genindim çünkü ben.!".İşte yine yapmıştım.Engelleyemiyordum kendimi,sanki böyle yaparak hırslanacak gibi hissediyordum.Ancak bir fark yoktu.Yine aptal bir genindim,yine..Sanırım ki sonsuza kadar da öyle kalacaktım.Neden yaşadığımı bile bilmiyordum ancak beni bu hayata bağlayan anlam veremediğim bir etken vardı.O felaket chuunin sınavından sonra,ninjalığa daha fazla alışmaya başladığımı hissetmiştim.Artık savaşabilecek güçte hissediyordum kendimi.Ancak Sora Sason'u öldürmek için gittiğim Kiri yolunda,karşıma çıkan ninjalar beni bu düşüncemden,ve bu kez kesin olarak çekip almıştı.Ben bir akademi öğrencisiyle bile dövüşemeyecek güçteydim.O savaştan kaçmak zorundaydım.Çünkü eğer kaçmamak gibi bir yanılgıya düşersem,onca güçlü ninja kafamı uçurup,hayatıma bir son verebilirdi.Kaçıyordum ancak her zaman ki yuvam Sunagakure'ye değil,Alev Kasabası'na gidiyordum.Yeni bir güç arayışındaydım.Hayatımı bir kaçak olarak devam ettirecektim.Hayat herşeyi yapmakta özgür olan kaçaklara güzeldi.Yolda,ağaçların arasından serice ilerlerken,çoğu kez aynı soruyu sordum kendime;"Nereye gidiyorsun Katsura?!Kaçak olarak ne yapacaksın?Güçlü ninjaların seni avlamasını mı bekleyeceksin?!".Ancak hiç bir seferinde cevap bulamıyordum bu sorulara.Aptallığımdan olabilirdi belki.Güçlü olacağım yalanına kendimi inandırdığımdandı belki.Bilmiyordum.Hiç birşey bilmiyordum ve bilmekte istemiyordum.Sadece güç istiyordum,yanlızca güçlü olmak..Alev kasabasına girerken,alın bandıma çizik attıktan sonra içeri saldım kendimi.Burada birçok kaçak ninja vardı.Korkunç gözlerle beni seyrediyorlardı.Ben ise hareketsiz kalmıştım.Soğuk bakışlarını bir süre devam ettirdikten sonra,birkaç dakika önce yaptığı işlere devam ettiler.Simamı akıllarına mı kazımışlardı acaba.?Nedendi o soğuk bakışları?."Evet Katsu,şimdi ne yapacaksın?Güç aramıyormuydun.?!".Düşüncelerim haklıydı,buraya boşu boşuna gelmemiştim.Kendime yeni bir ekipman arayacaktım.Kendimi geliştirmediğim sürece bu kadar teknik yeterdi.Biraz da çakra harcamayan,ancak dövüşlerimde çok işime yarayacak birşey olmalıydı.Yakın dövüşte pek iyi olmadığım için de fırlatılabilir keskin birşey olmalıydı.Aklıma bu özelliklere sahip hiç birşey gelmiyordu.Fırlatılabilir,keskin..Bir süre düşüncelere daldım."Ne olabilir?!."diye düşünürken aklımda şimşek gibi bir fikir çaktı.Fırlatılabilir bir silah tabi ki senbon iğnelerinden başka birşey olamazdı.Oturduğum duvar kenarından ayağı kalkıp hızla şehir meydanına attım kendimi.Fakat buralarda senbon yapmamda yardımcı olacak bir demirci varmıydı.?Etrafıma bakarken,ihtiyar bir adam gözlerime ilişti.Hızla onun yanına giderek kulağına eğildim ve,"Hey ihtiyar.!Yakınlarda işini iyi yapan bir demirci varmı.?".İhtiyar ise gözlerini benimkilere dikerek bir süre sessis kaldı.Daha sonra ağzını bile açmadan sağ elini kaldırdı ve arkasını işaret etti.Bunu yaparken gözleri hala gözlerimden çekilmemişti.Buna ben bir son vermeliydim.Yoksa bu şüpheli bakışlar sonsuza kadar sürecekti.Kollarım geride bir biçimde hızla adamın gösterdiği yere ilerledim ve aradan sola döndüm.Hemen karşımda ki koca tabelaya diktim kafamı,"Demirci Hatasu.!".Hiç düşünmeden içeri attım kendimi.Karşımdaki tonton,sevimli ve yuvarlak gözlükleri olan ihtiyara karşı bakarak hafifçe gülümsedikten sonra isteğimi tam belirtecekken ihtiyar söze başladı,"Ne istiyorsun?".Ben ise,"Ne-ne a-an-anla-anlamadım.!?" diye kekeleyerek konuştum.Bunun üzerine tonton adam gülümseyerek,"Buraya sadece izlemek için gelmiş olamazsın değil mi?" dedi.Bende adamın sıcak gülümsemesine karşın,"Evet tabi.25'i siyah-gri karışımı,25 tanesi ise tamamen bembeyaz olmak üzere 50 tane,hafif demirden yapılmış,normalden daha ince senbon istiyorum.".İsteğimi dile getirdikten sonra ihtiyar adam,"Tamamdır.Yarın 13.00 gibi gel.!"diye seslendi.Ben ise koşarak bir pansiyona girdim.Geceyi orda geçirdikten sonra sabah yataktan hızla attım kendimi.Uzun zamandır ilk defa böyle rahat bir uyku çekmiştim.Belki de bir kaçak olmak o kadar da kötü bir fikir değildi.Hızla dün girdiğim demircinin yolunu tuttum.Henüz tam olarak ayılmamıştım.Bu yüzden aklımla değil,ayaklarımla buluyordum yolu.İçeri girdiğimde ihtiyar adam,"Hah.Bende seni bekliyordum.İşte orada." diye seslendi parmağıyla biraz sağımı göstererek.Ben ise kısık gözlerle,kafamı çevirerek,taburenin üzerinde duran kutuya attım elimi.Kapağını yavaşça kaldırdıktan sonra,"Gerçekten harikalar.Borcum ne kadar?" diye seslendim.İhtiyar ise sadece gülümsedi ve eliyle kapıyı işaret etti.Sanırım herhangi bir ücret beklemiyordu benden.Gerçekten böyle insanları bulmak zordu.Zaten paramda fazla yoktu.Ninjalık yolunda attığım bu adımda,gerçekten Senbonlarımın işe yarayacağını umuyordum.Sanırım aradığım GÜCÜ bulmuştum..
| |
|
Zasetsu Admin
Mesaj Sayısı : 95 Kayıt tarihi : 25/06/10
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları C.tesi Haz. 26, 2010 6:29 pm | |
| | |
|
Uchiha Sason Jounin
Mesaj Sayısı : 50 Kayıt tarihi : 26/06/10
Shinobi Sayfası Jutsu Listesi:
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 4:35 pm | |
| -Hidden Blades- Silahın-Eşyanın İsmi: -Hidden Blades- Silahın-Eşyanın Türü: Yakin Dövüs Silahi Silahın-Eşyanın Dış Görünüşü/-varsa- Resmi: Umut resmi koyamadim gicik etti biliyosun iste resmi ... Silahın-Eşyanın Genel Özelliği: Silahin genel bir özelligi yoktur.Normal ve genel silahlardan farkli olarak disardan bir silah oldugu farkedilemez...Silah celik ve uzun bir kalkan denilebilecek birseyin icindedir.Bu celik silahi ve bilegi korumak icindir.Her mekanizmanin icinde 3 ayni türden bicak vardir.Bunlar istenilirse firlatilabilir ve arkasindada ince metal bir ip vardir.Her 2 koldada bulunur bu mekanizma Silahın-Eşyanın Nasıl Kullanıldığına Dair Açıklama:Özel bir parsömenle bilege yerlestirilen bu aleti,kolu acma kapama hareketini kontrol edermis gibi kontrol edilir.Bicaklar disari ciktiginda 15 cm uzunlugundadir. Silahı-Eşyayı Nasıl Temin Ettiğinize Dair RP: BABAMiN CENAZESI Babam..Babam Sora klaninin en güclü ninjalarindan biriydi.Sessiz ve aniden yaptigi saldirilarla ünlüydü..Bana her zaman kendi dedesinin ona verdigi bu silahlar olmasa cok defa ölecegini ve hatta benim bile burda suan olmayabilecegimi anlatirdi.Bu silahi edindigim günü hatirliyorumda..Hava cok güzeldi..Hafta sonu babam son görevini yerine getirmisti.Artik bir ninja degildi.Köyde herkez saygiyla onu eve gelisini izlerken bende evin kapisinda bekliyordum.Onun oglu olmak hayatimdaki en övündügüm seydi..Evee gelip alin bandligini ve ninja aletlerini cikardiginda 2 sey haric hepsini özenle katlayip kaldirmisti.O 2 seyin ne oldugunu pek önemsememistim o zaman tabiki...Ben klanimizin anreman odasinda babami bekliyordum.Herzaman birlikte bu saatte biraz calisirdik.Gerek bana tecrübeleri olsun gerek savas tüyolari yada sadece yalan yanlis hikayeler....Her anindan zevk alirdim...O gün babam hüzünlü ve mutlumsu bir zamandaydi..Nasil oldugunu söyleyemiyorum...Cünkü onu daha önce öyle görmemistim ama ninjalik hayati bittiginden böyle oldugunu düsünmüstüm...Ve olabildigince anlayisli davranmaya calisiyordum.Elinde herzaman taktigi o 2 bileklik vardi...Sallayarak yanima geliyordu...Haliyle anlamistim o bileklikleri kullanmayi ögrenecegimi ama daha fazlasiydi...Babam karsima oturup bana baktiginda , gözlerinden düsen yaslari görebilmistim..Yaptigi konusmada bu bilekliklerin kendisi hatta soyumuz icin nekadar önemli oldugunu anlatmisti bana...Anlamistim zaten...En sonundada artik kendisinde bir ise yaramayacagini ve bana verdigini sölediginde..Hem üzülmüs hemde onurlanmistim..Teklifini geri cevirmek istedigimdede bana,benim yanimda herzaman olamicagini ve gerek onu özlediginde gerek zor durumda kaldigimda bu aletle onu hatirlayip kendimi korumami istedigini söledi..Daha kücüktüm ama o zman bile babami cok iyi anlamistim....Simdi babamin cenazesindeyim.Onun bileklikleriyle..Gözlerimden yaslar süzülerek duruyodum onun karsisinda...Ilk bu bilekliklerim aldigim zamanki gibi...Bu kalabaligin önünde en önde o olmak üzere sessizlikteydik..Bir shinobi duygularini göstermemeliydi...Hangi shinobi ama o söylermisiniz ?? Ellerimde parlayan ilk günkü gibi yeni fakat sayisiz savaslar gecirmis ve sayisiz can alip sayisiz kere can kurtarmis bilekliklere baktim..Babam..Canim babam...Bu bileklikleri oymus gibi koricaktim hayaatim boyunca...Onla savaslara giricektim..Birlikteydik artik...Sonsuza dek hernekadar seni öpemesemde kucaklayamassamda Baba deyisimi duyup duymadigindan emin olamasamda huzurluydum...Beni bunca kalabaligin ortasinda senin oglun olmakla tekrar onurlandirdigin icin tesekkürler baba... | |
|
Zasetsu Admin
Mesaj Sayısı : 95 Kayıt tarihi : 25/06/10
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 4:37 pm | |
| Bu silahı 2 kolunada istiyorsan 3 kontenjanını alırım.Eğer tek kol dersen,senindir. | |
|
Uchiha Sason Jounin
Mesaj Sayısı : 50 Kayıt tarihi : 26/06/10
Shinobi Sayfası Jutsu Listesi:
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 4:47 pm | |
| | |
|
Uchiha Sun Jounin
Mesaj Sayısı : 84 Kayıt tarihi : 26/06/10
Shinobi Sayfası Jutsu Listesi:
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 5:19 pm | |
| Bir kılıç yaratmak istiyorum. Silahın İsmi:Dönüşen Silahın Türü:4 türü var, kılıç,asa, 2 taraflı balyoz, 1 taraflı balyoz. Dış Görünüşü: Silahın Genel Özelliği:Bu silah 4 şeye dönüşebilir ancak bunlar mevsimler ile alakalıdır. Örneğin kışları asa olan bu silah yazın kılıç sonbahai 1 taraflı balyoz ilkbahar 2 taraflı balyozdur. Aslında silah ile bütünleşebilen (onu kendi gibi sayan) kişi bunları kontrol eder. Her bir silah çakra emer ve karakter korumada kalsa bile bu korumanın türü farketmeksizin kırar. Bunu özel kişilerden başka kimse kullanamaz. Kullanırsa eline aldığı anda vücuduna çıkmayan zehir girer ve bunu panzehir bile çözemez. Nasıl kullanılır?Asa'yı kullanabilmek için korkularınızı yenebilmeniz, kılıç için mutlu olmalı, tek taraflı balyoz ile herşeyi yoksaymanız. En zoru olan 2 taraflı balyozu ise sadece önemli kişiler kullanabilmektedir. Örnek Rp: Ne olduğunu hatırlamadan kalktım ve bakındım sağıma soluma. Ayağa kalktım ve başımın şişen bölgesini tuttum sımsıkı bir biçimde. Kafamı sanki çok sert bir yere vurmuştum. Ağrıyan bölgem düşünürken daha fazla bir labirentten farksız olan bu yer kocamandı ve aydınlatılamayacak kadar büyüktü. Arkamda bir kapı vardı ve kapıya koştum. Kapıyı açtığımda Sunagakure çölünü gördüm. Sonra bir kısmını hatırlamaya başladım neler olduğunun. Ben de diğerleri gibi silahın peşinde idim ve bu labirente girdim diğerleri ile aynı anda. Bu kılıcın yerini sorduğumuz bir keşiş "Onun yeri burasıdır." deyip yeri göstermiştir. Diğerleri önden koştu ama ben keşişden daha fazla bilgi aldım. "Onu sadece özel olanlar eline alıp hayatta kalabilir. O en ölümcül ve en güçlü silahtır." diyerek sözünü kesti ve bende yola koyuldum ve bu labirente girmiştim. Ardından kafama büyük bir şey düşmüştü ve bayılmıştım. Ortalıkta kimsecikler yoktu yardım edecek. Anladım ki bunu bir arkadaşım kafama atmıştı. Ölümsüz silah peşinde herkez böyle şeyleri yapacak kadar korkusuzdu. Ardından koridorda devam ettim ve hay aksi! Yanlış bir taşa dokunmuştum ki her yönden oklar geliyordu. Hemen ordan uzaklaşarak yere eğildim. Neyseki biri sıyırmıştı ve zehri bulaşmamıştı. Derin bir nefes alara kbunun da üstesinden geldiğimi anlayarak ayağa kalktım ve geri geri birkaç adım attım ve çok uzun bir atlayış yaparak boşluktan geçtim. İleri gittim ve arkadaşlarımdan birinin bağlı olduğunu gördüm. Şharinganı aktive edip onun genjutsu altında olduğunu anladım. Onu orda bırakmassam beni silahı bulduğumda etkisiz hale getirecekti. Bu yüzden onu orada bıraktım ve koşarak adımlarla koşmaya başladım ve iskeletler ile diğer arkadaşlarımın dövüştüğünü gördüm. Arkamdan gelen bir iskeletin kafama doğru kılıç salladığını hissettim ve eğilerek "Rasengan!" dedim ve onun birkaç metre uçtuğunu gördüm. Onlar savaşırken yukardan kum yağdığını gördüm ve kapılar kapanıyordu. Hızlıca koştum kapıdan ve içeri girdim. Diğerleri girememeşti ve orada öleceklerdi. Anlımdaki terleri silerek ilerlemeye başladım. Odaya gittiğimde altın gibi parlayan bir sandık gördüm ve sandığı açtım. İçinden o silah çıktı. Gözlerime inanamadım ve onun bana olup olmayacağını denemek için elime aldım ve kendimi kötü hissetmedim ya da halsiz düşmedim. Sanırım ben o özel kişiydim. Diğerleri gelince beni itip kalkarak bayılttılar. Ancak onlar eline alınca bir bir öldüler ve kılıç yine gerçek sahibine kalmıştı. Onu alıp sonsuza kadar koruyacaktım. Elime tekrar alınca karşımda bir piramit çıktı yerden ve ona dokununca beni Sunagakure kapısının birkaç kilometre arkasına ışınladı. | |
|
Zasetsu Admin
Mesaj Sayısı : 95 Kayıt tarihi : 25/06/10
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 5:21 pm | |
| Onaylanmadı.Bu tür bir silahı 7 Swordsmen gibi alanlar yaratabilir. | |
|
Uchiha Sun Jounin
Mesaj Sayısı : 84 Kayıt tarihi : 26/06/10
Shinobi Sayfası Jutsu Listesi:
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Ptsi Haz. 28, 2010 5:27 pm | |
| Peki o zaman sadece kılıcı kontrol edebilsem olurmu? | |
|
Deruta Gezgin
Mesaj Sayısı : 101 Kayıt tarihi : 29/06/10 Nerden : Nowhere~
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Perş. Tem. 22, 2010 9:05 pm | |
| Silahın-Eşyanın İsmi: Hayasa No Enjin~
Silahın-Eşyanın Türü: Kılıç~
Silahın-Eşyanın Dış Görünüşü/-varsa- Resmi: Profil resmimdeki kılıç~
Silahın-Eşyanın Genel Özelliği: Hız ve hasar arttırma~
Silahın-Eşyanın Nasıl Kullanıldığına Dair Açıklama: Kılıcın kabzası(tutulan yeri) chakra emebilmektedir. Kılıcın kabzasının üstündeki motor chakra yı kılıcın içine dağıtır ve chakra, kılıcı hafifletmekle birlikte kılıcı keskinleştirir. Katana boyutundan azıcık daha uzundur. | |
|
Zasetsu Admin
Mesaj Sayısı : 95 Kayıt tarihi : 25/06/10
| Konu: Geri: Silah-Eşya Alımları Perş. Tem. 22, 2010 9:10 pm | |
| | |
|